Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü
Çevre Yönetimi
Genel Müdürlüğü

Türkiye'nin İklim Değişikliğine Uyum Kapasitesinin Geliştirilmesi Projesi tamamlandı

24 Kasım 2011

Türkiye’de iklim değişikliğine uyum çabaları kapsamında gerçekleştirilen ve Türkiye’nin ilk ulusal uyum stratejisi belgesi olan; “Türkiye’nin İklim Değişikliğine Uyum Kapasitesinin Geliştirilmesi Ortak Programı”nın kapanış konferansı 23 Kasım 2011 tarihinde Ankara’da yapıldı.

Konferansa Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Birleşmiş Milletler Türkiye Mukim Temsilcisi Shahid Najam, Çevre Yönetimi Genel Müdürü Recep Şahin ile Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü yöneticilerinin yanı sıra çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri ile yerli ve yabancı konuklar katılım sağladı.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar konferansın açılış konuşmasında bugün hemen hemen bütün bilim adamları tarafından, dünya iklim sisteminde bir bozulmanın olduğunun kabul edildiğini söyledi.

Bayraktar, 19. yüzyılın ortalarından itibaren, doğal dengenin bozulması; fosil yakıt kullanımı, sanayileşme, hızlı nüfus artışı, enerji üretimi gibi etkinlikler sonucunda atmosfere salınan gazların sera etkisi oluşturmasının sıcaklığı arttırarak küresel ısınmaya sebep olduğunu kaydetti.

Bayraktar iklim değişikliğine bağlı olarak, kimi ülkelerde kasırga, sel, çığ ve taşkın gibi ani meteorolojik değişimlere bağlı doğal afetlerin sayısında artış yaşanırken, kimi ülkelerde ise kuraklık ve çölleşmenin olumsuz etkisinin her geçen gün daha da arttığını vurguladı.

Ülkemizde ve dünyanın birçok bölgesinde etkili olan tabii felaketlerin, iklim değişikliği konusunun ciddiyetini tüm gerçekliğiyle ortaya koyduğunun altını çizen Erdoğan Bayraktar, bugün gelinen nokta itibariyle, iklim değişikliğinden etkilenmeyecek ülke ve bölge olmadığının artık kabul edilmekte olduğunu söyledi.

İklim değişikliğinin etkilerinin tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de etkisini göstermesinin kaçınılmaz olduğuna dikkat çeken Bayraktar, sera gazı emisyon salımlarının bugün durdurulması halinde bile, atmosferdeki birikim sebebiyle iklim sistemindeki değişimin devam edeceğini dile getirdi. Erdoğan Bayraktar sözlerine şöyle devam etti;

“Atmosferdeki sera gazlarının azaltımının yanı sıra, iklim değişikliklerinin yol açacağı olumsuzlukların etkisini en aza indirmenin yollarını arama; yani bu değişime ayak uydurma zamanı gelmiştir. İklim değişikliğine uyum, iklim olaylarının etkileriyle mücadele etmek için stratejilerin güçlendirilmesi, geliştirilmesi ve uygulanması sürecidir. Hedefimiz; ekonomik kalkınma ile çevre arasında en uygun dengeyi kurarak, uluslararası standartlarda çevre yönetimi sistemiyle kalıcı yaşam kalitesini en üst seviyeye taşıyacak bir yapı oluşturmaktır.

Bakanlığımızca çevrenin korunması çerçevesinde yapılan her türlü çalışma aynı zamanda iklim değişikliğine karşı alınmış birer tedbir niteliği taşımaktadır. Bakanlığımız bu bilinçle görevlerini titizlikle icra etmekte, ülkemizin geleceğinde kendisine düşen önemli rolü hiçbir faaliyetinde göz ardı etmemektedir.

Türkiye’nin, iklim değişikliğinden en fazla etkilenecek Akdeniz ülkelerinden biri olması, uyum çalışmalarına gereken önemi vermemizi zorunlu kılmaktadır. Amacı, iklim değişikliğine uyumun ulusal, bölgesel ve yerel politikalarda, sürdürülebilirlik yolunda ve Türkiye’nin kalkınma hedefleri çerçevesinde entegre edilmesi olan bu ortak programın uygulayıcılarına ve destek veren herkese huzurlarınızda bir kez daha teşekkür ediyorum. Projenin, Türkiye’nin iklim değişikliğinin etkileriyle mücadele edebilmesi ve bunları yönetebilmesi için önemli bir katkı sağlamasını, bu yolda gerekli olacak diğer projelere örnek olmasını, ülkemizin uyum kapasitesinin gelişmesine katkı sağlamasını temenni ediyorum.”

Koruma-Kullanma İlkesi Çevre İin Çok Önemli

Konferansın öğleden sonraki kısmında “İklim Değişikliğine Uyum Ve Türkiye – Sektörel Perspektifler” konulu bir panel düzenlendi.

Panelde konuşmacı olarak yer alan Çevre Yönetimi Genel Müdürü Recep Şahin yaptığı konuşmada projeye katkı sağlayan bütün kurum ve kurulular ile projede görev alan çalışanlara teşekkür ederek sözlerine başladı.
Çevre konusunun temelini koruma-kullanma ilkesinin oluşturduğunu söyleyen Şahin, her sektörün faaliyetlerinin bu ilke doğrultusunda inceleyerek çevreyi ön planda tutması gerektiğini belirtti.

Şahin, ülkemizin iklim değişikliği açısından bakıldığında kurumsal kapasitelerin önemli olduğunu kaydederken, ilgili kamu kurumlarının iklim değişikliği ile ilgili atılacak adımlar için ciddiyetle çalıştığını vurguladı. Recep Şahin sözlerine şöyle devam etti;

“Günümüzde çevre ile ilgili her konuda temiz üretim-temiz tüketim kavramları ön plana çıkıyor. Bu konuda ülke olarak almamız gereken önlemler var. Üretirken de tüketirken de çevreyi düşünerek hareket etmeliyiz.
İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planı (İDEP) 2023’e kadar hangi kurumun ne kadar süre içinde hangi işleri yapacağını öngören önemli bir plandır. İklim değişikliğine uyum sağlamalıyız. Uygulamalarımızın, attığımız bütün adımların da iklim değişikliğinin etkilerine uygun nitelikte gelişmesi gerekiyor.”

Facebook’ta Paylaş Twitter’da Paylaş Google Plus’da Paylaş Yazdır