Türkiye’de İklim Değişikliği – Sera Gazı Emisyonlarının İzlenmesi, Raporlanması ve Doğrulanması Konusunda Kapasite Geliştirme Çalıştayı 26 Eylül 2013 tarihinde Ankara’da gerçekleştirildi.
5 Ekim 1992 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti ile Almanya Federal Cumhuriyeti arasında “Çevrenin Korunması Alanında İşbirliği Anlaşması” ve 4 Ekim 2006 tarihinde Türk- Alman Çevre Bakanlıkları arasında “ortak çevre koruma pilot projeleri Anlaşması” kapsamında; Bakanlığımız ve Almanya Çevre, Doğa Koruma ve Nükleer Güvenlik Bakanlığı (BMU) arasında “Sera Gazı Emisyonlarının İzlenmesi, Raporlanması ve Doğrulanmasına (MRV) Yönelik Kapasitenin Geliştirilmesi” konusunda teknik işbirliğine gidiliyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Almanya Çevre, Doğa Koruma ve Nükleer Güvenlik Bakanlığı ve Alman Uluslararası İşbirliği Kurumu işbirliği ile geçekleşen çalıştaya kamu kurumlarından, özel sektör ve uluslararası kuruluşlardan çok sayıda temsilci katılım sağladı. Çalıştayda Çevre ve Şehircilik Bakanlığını temsilen Müsteşar Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Birpınar, Alman tarafını temsilen Almanya Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Dr. Thomas Kurz açılış konuşmaları yaptı.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Birpınar konuşmasında iklim değişikliği meselesinin; günümüzde insanlığın karşılaştığı en önemli ve acil önlem alınması gereken küresel sorunlardan birisi olduğunu söyledi. İklim değişikliği ile mücadelenin, tüm dünyanın refahı ve sürdürülebilir kalkınması için uluslararası toplumun bir bütün olarak etkin önlemler almasını gerektiren uzun dönemli bir sorumluluk olduğunu ifade eden Birpınar, Türkiye’nin, iklim değişikliği ile küresel mücadelede yerini alarak, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’ne 24 Mayıs 2004, Kyoto Protokolü’ne ise 26 Ağustos 2009 tarihinde taraf olduğunu kaydetti.
Birpınar ayrıca; iklim değişikliği ile mücadele kapsamında önemli bir adım olan ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan Sera Gazı Emisyonlarının Takibi Hakkında Yönetmeliğin uygulanması noktasında, Almanya Çevre Bakanlığı ile işbirliğinin önemsendiğini belirtti.
Çalıştayda; Yönetmelik kapsamında toplam emisyonlarımızın önemli bir kısmını teşkil eden elektrik üretimi, petrol rafinasyonu, petrokimya, çimento, demir-çelik, alüminyum, tuğla, seramik, kireç, kağıt ve cam üretimi gibi sektörlerden kaynaklanan sera gazı emisyonlarının tesis seviyesinde izlenmesi ve düzenli olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığına raporlanması ile ilgili kapasite geliştirme eğitim ve veri yönetimi gibi konularda işbirliği fırsatları tartışıldı.